bugün
- en dindar özelliğiniz9
- zall beceremiyorsan bırak git11
- 2024 eurovision şarkı yarışması13
- arkadaşlar sizce bu yüzük nasıl14
- bacağa kramp girmesi9
- elinin değdiği anı unutamıyorum 5 posta attım10
- sözlükteki feyk hesap sahipleri tespit edilecek10
- erkekler seks yapamayacağı kadınla arkadaş olmaz10
- erkeklerin sadakatsiz olması20
- benim başörtüm var arabamı yanlış park edebilirim12
- anın görüntüsü19
- türkiye den soğuma sebepleri22
- anneler günü12
- erkekler götünüze değil yaptığınız pastaya bakar21
- beni özlediniz mi doğru söyleyin15
- eloande ile evlenip sözlüğü huzura kavuşturmak19
- uludağ sözlükte yazmanın hiçbir anlamı olmaması24
- karşı cinse giyim önerileri19
- ismet gurbuz 202411
- sözlüğe kız getirmek10
- okul müdürü nasıl korunabilirdi16
- komşuyu arabanın arkasına bağlayıp sürüklemek8
- bir erkeği cezbeden şeyler12
- fazla mastürbasyon yapan erkek9
- kimsenin okumadığı sözlükte yazar olmak11
- niyetin ciddi mi klişesi13
- uludağ sözlük kapatılacak11
- yorgun mermi8
- icardi1905'in sözlüğü bozması26
- karşı cinsi tavlamak için ne yaparsınız15
- libido düşmesi18
- 45 yaş üstü kadınların muşmulaya dönmesi10
- kızların yedek listesi9
- yazarların kız çocuğu olursa koyacağı isimler9
- cami tuvaletinin paralı olması14
- evlilik yaşı kaç olmalıdır12
- dünya bandırmalılar günü16
- sözlükte artık kızlar teklif edecek8
- insan olmaya ceyrek kala'yı eloande den kapmak17
- platonik aşkın kalp kıran davranışları13
- eric bana9
entry'ler (1751)
dört/17.
görsel
hani yersen dicem, zamanında ekmek arası yemişler.
hani yersen dicem, zamanında ekmek arası yemişler.
görsel
Hey gidi..
Hey gidi..
hadi diyelim milyonlarca insan terörist veya terörist sevicisi, peki trt ye terörist çıkartıp mektup okutanlar, haburdan halaylarla terörist karşılayıp onlara lahmacun ısmarlayanlar, megri megri çekenler ne ayak acaba?
ağız dolusu, hassiktirin lan bölücü, ayrıştırıcı, ötekileştirici ibneler sizi !!
ağız dolusu, hassiktirin lan bölücü, ayrıştırıcı, ötekileştirici ibneler sizi !!
bu gibi faşistlerin düşünceleri bir ideoloji değil aksine psikolojik bir hastalıktır. 21.yüzyılda hala daha bu tip kafalarda olanlar bir hayvanın şefkati kadar bile merhametleri yoktur. ki 20.yüzyılda yaptıkları bokun sonuçlarını hepimiz biliyoruz. 60 milyon küsür insan ölümü.
hiç bir topluluk başka bir topluluktan biyolojik olarak aşağı veya üstün değildir. asıl aşağılık olan, kendi tezgahları uğruna ötekileştiren, ayrıştıran bu tarz sapkın düşüncelere mana ve anlam katmaya çalışan ruh hastalarının peşinden gidenlerdir.
nihal ise adolf un türkiye şubesi ve bunların bayrak tutanlarından birisidir.
hiç bir topluluk başka bir topluluktan biyolojik olarak aşağı veya üstün değildir. asıl aşağılık olan, kendi tezgahları uğruna ötekileştiren, ayrıştıran bu tarz sapkın düşüncelere mana ve anlam katmaya çalışan ruh hastalarının peşinden gidenlerdir.
nihal ise adolf un türkiye şubesi ve bunların bayrak tutanlarından birisidir.
okumadım bile.
3 kere okudum, hala daha tam olarak ne denmek istediğini anlayamadım. başlık kalk gidelim diyor, içerik bok yeme otur.
tiyatro yönetmeni vardı o aklıma geldi. ayrıca arabistanlı lawrance adlı kişide inceden aklıma gelmedi değil.
kim bunu diyorsa bok yesin. yirmili yaşlarının başlarında ki hanımlar mı? otuzlu yaşlarında ki kırklı yaşlarda ki ''kadınlar'' mı? olgunluk olgunluk olgunluk. tecrübeleriyle sabit adamın aklını alırlar duvardan duvara vururlar bok böceği gibi atarlar bir kenara neye uğradığını şaşırırsınız.
son raddede hiç bir kadının mutlak mutluluğunu sağlayamayacakmışım gibi geliyor. daha önceleri defalarca olduğu gibi, sonunda hep sıçıp batıracakmışım gibi hissediyorum. teoman olma yolunda emin adımlarla ilerliyorum. kısa ilişkilerde dolanan yalnız bir adam olarak istiklal caddesinde 50 li yaşlarımda alkol kadın ve uyuşturucudan bitap düşmüş vaziyette, şehir uyanırken evime gittiğimi hayal ediyorum hep kendini.
büyük konuşmamak lazım tabi, istermisin o yaşlarda torun torba sahibi olmuş bir adam olayım. hahaha ne gülerim. dövmeli küpeli dede.
saçmalamayın.
büyük konuşmamak lazım tabi, istermisin o yaşlarda torun torba sahibi olmuş bir adam olayım. hahaha ne gülerim. dövmeli küpeli dede.
saçmalamayın.
bir çok neden sıralanabilir.
kötü performanslar, aslında düşünmüyor olmasına rağmen ikna edilmesi. bırakınız kadın istesin. sabırlı olun. kıpramayın yerinizde dağ gibi durun. erkek var ortamda desin hanımefendi. kendini hiç bir ortamda bozmayan erkek her zaman kazanır.
istemiyorum yan cebime koy modundan bahsetmiyorum bakın. tok olduğunuzu gösterin. öyle değilseniz bile öyleymiş gibi yapın. nabzınız sıfır kalmalı unutmayın.
ürkek bir geyiğe yaklaşıyormuş gibi yaklaşmalısınız. tehdit ve tehlike hissine kapılmamalı. sakin olun, sabırlı olun, bir bakacaksınız ki, adım adım minik minik sokulacaklar zaten. seksi herkes sever sevgili ulular. kadınlar erkekler.
porno film çekmiyorsunuz.
kötü performanslar, aslında düşünmüyor olmasına rağmen ikna edilmesi. bırakınız kadın istesin. sabırlı olun. kıpramayın yerinizde dağ gibi durun. erkek var ortamda desin hanımefendi. kendini hiç bir ortamda bozmayan erkek her zaman kazanır.
istemiyorum yan cebime koy modundan bahsetmiyorum bakın. tok olduğunuzu gösterin. öyle değilseniz bile öyleymiş gibi yapın. nabzınız sıfır kalmalı unutmayın.
ürkek bir geyiğe yaklaşıyormuş gibi yaklaşmalısınız. tehdit ve tehlike hissine kapılmamalı. sakin olun, sabırlı olun, bir bakacaksınız ki, adım adım minik minik sokulacaklar zaten. seksi herkes sever sevgili ulular. kadınlar erkekler.
porno film çekmiyorsunuz.
edit: tamamen kısıtlı bilgilerimle, spontan yazılmış bir yazıdır. detaylı olarak araştımanızı tavsiye ederim.
tamamen bilmemezlikten dolayı yanlış anlaşılan durum. türkiye cumhuriyeti 74 senesinde adaya müdahale ettikten sonra hasıl olan dış politika sorunları hepimizin malumudur. her dış politika adımımızda (özellikle ab sürecinde) en başta yunanistan olmak üzere önümüze engel olarak konulmuştur bu kıbrıs sorunu.
bakın bunu kişisel görüşüm olarak algılamayın. ancak dış politikada sizin yerinizi, hem kendi duruşunuzla birlikte diğer ülkelerin tutumuda belirler.
ne yazık ki, kıbrıs ab ülkeleri tarafından türkiye tarafından işgal edilmiş olarak görüldüğü için adanın kuzey tarafı tanınmıyor ve tanınmayacak. bu de facto(çözümsüzlükten çözüm) durumundan tek bir şekilde çıkış yolumuz var. bu da adanın birleşmesi. hatırlayınız annan planları falan biz adanın birleşip tek bir ülke olmasını isterken rum tarafı bunu kabul etmedi.
yani bizim dışımızda başka bir ülke (örn: azerbaycan, pakistan vb.) kktc yi tanıdığı takdirde bu birleşme asla söz konusu olmayacak, neden? çünkü kktc dünya nın çeşitli ülkeleri tarafından tanınmış, kendi kararlarını tamamen bağımsız olarak alabilen bir devlet haline gelecek.
peki bunda bizim açımızdan ne gibi bir sıkıntı var?
şöyle açıklayayayım. eğer kktc başka devletlerce tanınmış olursa ada birleşmeyecek, ve bizim dış politikamızda hep bir engel teşkil edecektir ve bu sorun sonsuz boktan bir döngüye girecek. ne yapacağız, gerçekten yunanistanla kıbrıs adası için savaşa mı gireceğiz? hayır kaybetmekten bahsetmiyorum, tüm adayı işgal ederiz, fakat çözmek istediğimiz kıbrıs sorunu tamamen bir bataklığa dönüşecek bu sefer.
adanın birleşmesi, ve hem rum hem türkler tarafından yönetilmesi isteği bizim tarafımızdan her defasında yıllardır deklare edilmektedir.
azerbaycan ve diğer (dış politikada kardeşlik dostluk yoktur sonsuz çıkarlar vardır) dost ülkelerimizin tanımama sebebi bizim doğal olarak engel olmamız.
yukarıda da belirttiğim gibi, biz adanın tek bir çatı altında birleşmesini, rum ve türklerin bir arada yaşamasını isteyen tarafız.
eğer bu gerçekleşirse, önümüzde ki en büyük ve çözümü ne yazık ki olmayan dış politika sorunumuz ortadan kalkacak.
diyeceksiniz ki, neden rumların nüfuz olarak fazla olduğu bir durum söz konusuyken bu birleşmeyi istiyoruz. şöyle, evet adada rum nüfusu şimdilik daha fazla, ancak 25 sene içerisinde türkler daha kalabalık bir hale geleceği herkes tarafından da bilinmekte.
yani azerbaycan'a bu konuda bok atmaya gerek yok.
tamamen bilmemezlikten dolayı yanlış anlaşılan durum. türkiye cumhuriyeti 74 senesinde adaya müdahale ettikten sonra hasıl olan dış politika sorunları hepimizin malumudur. her dış politika adımımızda (özellikle ab sürecinde) en başta yunanistan olmak üzere önümüze engel olarak konulmuştur bu kıbrıs sorunu.
bakın bunu kişisel görüşüm olarak algılamayın. ancak dış politikada sizin yerinizi, hem kendi duruşunuzla birlikte diğer ülkelerin tutumuda belirler.
ne yazık ki, kıbrıs ab ülkeleri tarafından türkiye tarafından işgal edilmiş olarak görüldüğü için adanın kuzey tarafı tanınmıyor ve tanınmayacak. bu de facto(çözümsüzlükten çözüm) durumundan tek bir şekilde çıkış yolumuz var. bu da adanın birleşmesi. hatırlayınız annan planları falan biz adanın birleşip tek bir ülke olmasını isterken rum tarafı bunu kabul etmedi.
yani bizim dışımızda başka bir ülke (örn: azerbaycan, pakistan vb.) kktc yi tanıdığı takdirde bu birleşme asla söz konusu olmayacak, neden? çünkü kktc dünya nın çeşitli ülkeleri tarafından tanınmış, kendi kararlarını tamamen bağımsız olarak alabilen bir devlet haline gelecek.
peki bunda bizim açımızdan ne gibi bir sıkıntı var?
şöyle açıklayayayım. eğer kktc başka devletlerce tanınmış olursa ada birleşmeyecek, ve bizim dış politikamızda hep bir engel teşkil edecektir ve bu sorun sonsuz boktan bir döngüye girecek. ne yapacağız, gerçekten yunanistanla kıbrıs adası için savaşa mı gireceğiz? hayır kaybetmekten bahsetmiyorum, tüm adayı işgal ederiz, fakat çözmek istediğimiz kıbrıs sorunu tamamen bir bataklığa dönüşecek bu sefer.
adanın birleşmesi, ve hem rum hem türkler tarafından yönetilmesi isteği bizim tarafımızdan her defasında yıllardır deklare edilmektedir.
azerbaycan ve diğer (dış politikada kardeşlik dostluk yoktur sonsuz çıkarlar vardır) dost ülkelerimizin tanımama sebebi bizim doğal olarak engel olmamız.
yukarıda da belirttiğim gibi, biz adanın tek bir çatı altında birleşmesini, rum ve türklerin bir arada yaşamasını isteyen tarafız.
eğer bu gerçekleşirse, önümüzde ki en büyük ve çözümü ne yazık ki olmayan dış politika sorunumuz ortadan kalkacak.
diyeceksiniz ki, neden rumların nüfuz olarak fazla olduğu bir durum söz konusuyken bu birleşmeyi istiyoruz. şöyle, evet adada rum nüfusu şimdilik daha fazla, ancak 25 sene içerisinde türkler daha kalabalık bir hale geleceği herkes tarafından da bilinmekte.
yani azerbaycan'a bu konuda bok atmaya gerek yok.
Atarlı giderli yeri geldi mi ceketini alıp giderken geride kesin bişiler unutup geri dönmek zorunda kalacak biriymiş gibi geldi bana.